Turc | Anglais | |||
---|---|---|---|---|
Phrasals | ||||
Phrasals | (birine/bir şeye karşı biriyle/bir şeyle) müttefik olmak | ally (oneself) (with someone) (against someone or something) v. | ||
We also have to insist on democracy in those countries that are supposed to be our allies. Ayrıca müttefikimiz olması gereken ülkelerde demokrasi konusunda ısrarcı olmalıyız. More Sentences |
||||
Phrasals | (birine/bir şeye karşı biriyle/bir şeyle) müttefik olmak | ally (oneself) (with someone) (against someone or something) v. | ||
Let us in Europe be realistic and, above all, be reliable friends and real allies to the Americans. Avrupa'da gerçekçi olalım ve her şeyden önce Amerikalılar için güvenilir dostlar ve gerçek müttefikler olalım. More Sentences |